30 Mart 2011 Çarşamba

ARDA TURAN’DAN FARKLI BİR HAREKET BEKLENEBİLİRMİYDİ Kİ?


Dünkü Türkiye-Avusturya ulusal futbol takımları maçı. Kısır geçen bir maçta, araya atılan topu ayağına alan Arda Turan pozisyonu değerlendiriyor, golünü atıyor. Türkiye rahatlıyor. Arda golün sevinciyle kenara koşmaya başlıyor. Ona doğru koşan takım arkadaşları. Sonra bir kolu kalkıyor Arda’nın, sonra da bir kolu hafif büğülerek. Bir hareket yapıyor Arda Turan, sanki hesap istiyor, bir cafeye oturmuş kahvesini içmiş de kalkmak istercesine. (Hareketin fotosunu koymadım özellikle, bundan 5-6 saniye öncesinin fotosu yukarıdaki) Yok ama bu hareketin anlamı başka, bu yıllar önce Emre Belözoğlu’nun bir Macaristan maçı sırasında basın tribününe yaptığı kol düzeyi yüksek hareketin birazcık yumuşatılmış hali sanki. “Golü attım işte, beni eleştirenler nerde” hareketi Arda’nınki. Ya da otosansür uygulamayalım, “i.. basın, bunu da yazın” hareketi. Arda Turan’dan farklı bir davranış beklemek mümkün mü? Yıllarca önünde oynadığı, tezahüratlarını duyduğu tribünler “i.. basın bunu da yazın”larla inlemedi mi? Arda Turan’ın takımdaki agabeyleri, teknik direktörleri, federasyon başkanları motivasyonunu basına karşı intikam alma ile sağlamadı mı? Bu ortamda yetişen Arda Turan da tabii böyle davranacaktı. Basın çok mu masum, kesinlikle değil, hatta Türkiye’de spor basını İngiltere’deki tabloid basının düzeysizliğinde. Ama büyük futbol yıldızları kişisel hırslarına yenilmeyen, motivasyonlarını intikami bir hırstan almayanlardır. Arda Turan büyük bir yetenek, ama büyük bir futbolcu olmaya anlaşılan daha var.

28 Mart 2011 Pazartesi

GEÇERLİ OY SAYISI: 88.530


Tarih:27 Mart 2011

Yer: Sporting Lisbon Seçim Kongresi

Gerçekleşen Olay: Kongre ve seçim Geçerli Oy Sayısı: 88.530


Şu kesinlikle görünüyor ki, bizim kulüpler gibi bir kongre, bir adam, bir lider, bir lise kulübü değil Sporting Lisbon. Türkiye'de ise taraftarın, sokaktaki taraftarın hiçbir söz hakkı, bundan da öte kulübe üye olma hakkı yok.


Bir gün bizde de böyle bir tablo olur mu?

SİLİKOZİS HASTALARIYLA DAYANIŞMA: "FARKINDAYIZ, KARŞI DURACAĞIZ"


Galatasaray ve Fenerbahçe’nin muhalif taraftar grupları Tekyumruk ve FenerbahChe, Silikozis hastalığına yakalanan kot kumlama işçileri ile dayanışma amacıyla ortak bir futbol turnuvası düzenledi. Tekyumruk, FenerbahChe, Forza Livorno, Spor-Sen, İstanbul Tabipler Odası, Gazi Mahallesi Bayan Futbol Takımı, Darıca Kültür Derneği ve basın emekçilerinden kurulan bir takım olmak üzere toplamda 8 takımın katıldığı turnuva Çamlıca Gülhan Spor Tesisleri’nde gerçekleştirildi. “Farkındayız, karşı duracağız” başlıklı basın açıklamasında, kot kumlama işçilerinin yaşadıkları trajedi anlatıldı. Turnuvanın başlangıç vuruşunu Galatasaraylı eski futbolcu ve Spor-Sen Genel Başkanı Metin Kurt yaptı. Ses sanatçısı Yasemin Göksu’nun da katılarak destek verdiği turnuvayı finalde Spor-Sen takımını yenen Darıca Kültür Derneği kazandı.

İYİ GÜNDE KÖTÜ GÜNDE


16 Mart 2011 Çarşamba

İNÖNÜ YIKILSIN, YERİNE NÜKLEER YAPILSIN


Çarşı yine söyleyeceğini en çarpıcı biçimde söylemiş. Hem halka nükleer yalanlarını yutturmaya çalışan Başbakana, hem Gökkafes'e ve Swiss Otel'e gücü yetmeyeceği için gözünü Şeref Bey Stadı'nın olduğu yere diken Ertuğrul Günay'a sevgilerini de iletmiş.

BUNA DA MI SARI KART!!!



Hulk, şu anda sadece Portekiz Ligi’nin değil Avrupa’nın da en sıcak ve en gündemde golcülerinden biri. Hulk Porto tarafından transfer edilmeden önce Japonya'da Consadole Sapporo, Kawasaki Frontale ve Tokyo Verdy formalarını giymişti. Hatta Porto'yla Şampiyonlar Ligi çeyrek finali oynamadan 14 ay önce Japonya 2. Ligi'nde forma giyiyordu.


Hulk, bu yüzden vefasını görmek istemiş Japonya’ya. Büyük bir felaket yaşayan Japonya’ya formasının altından bir mesaj göndermek isteyen Hulk, takımının deplasmanda União de Leiria'yı 2-0 mağlup ettiği maçta attığı golden sonra formasını çıkardı ve "Japonya, kalbim ağlıyor" yazısını ekranlara doğru gösterdi.


Bu vefalı davranışın ödülü ise sarı kart oldu. Evet kural böyle, ama bu kuralı artık sorgulamak. Sorun kuralda yani. Bence bu madde acilen ortadan kaldırılmalı.

PANKARTLARIN DİLİ


Son dönemde Galatasaray tribünlerinde çok nokta atış diyebileceğimiz pankartlar açılıyor. Geçen haftalardan bir pankart bu. Dakikalarca "Yönetim İstifa" diye bağırmaktan kesinlikle çok daha etkili.